Yurdumuzda güvercinler oldukça yüksek paralar karşılığı alınıp satılırken barındırılmaları konusuna yeterli titizlik gösterilmemektedir. Çoğu kuşçumuz rastgele bulduğu malzemelerden kuşlarına barınak yapmaktadır. Halbuki güvercin yetiriciliğinde başarının anahtarı
barınağın kuşların gereksinimlerine uymasından geçer. Mevcut kümeslerde yetersiz havalandırma ilk anda göze çarpan en önemli unsurdur. Güvercinlerimizin soğuktan zarar görmeyecekleri gerçeğinden hareketle kümes havalandırılmasına dikkat edilmelidir. Hava cereyanı ve nem hayvanlarımızın sağlığını olumsuz olarak etkiler. Bu nedenle kümeslerin bir tarafında ve yeterli büyüklükte havalandırma pencereleri bulunmalıdır. Hatta bunun yanısıra, hava cereyanının doğrudan hayvanların bulundukları (yuvalık, tünek) yere gelmemesine dikkat ederek havalandırma bacaları da konulmalıdır. Böylece güvercinlerin dışkısından kaynaklanan nem ve amonyağın da kümesten atılması sağlanır. Havalandırma pencereleri veya açıklıklarının hakim rüzgar tarafında olmamasına dikkat edilmelidir. Buna bağlı olarak kümeslerin önünün genellikle güney, güneydoğuya bakmasını önerebiliriz.
Sorunlu diğer bir nokta altlıktır. Kümeslerimizin tabanının beton olması ve sık sık dışkının temizlenmesi en idealidir. Ancak zaman darlığı nedeniyle birçok kuşçu bunu yapamamaktadır. Kümeslerde altlık olarak kuru kum-kireç karışımı konulabilir. Bu takdirde dahi belli aralıklarla bu kum yenisiyle değiştirilmelidir. Avrupa’da Posta güvercini yetiştiricilerinin kullandığı diğer bir altlık türü ise kalın buğday sapıdır. Bu şekilde altlık ıslandıkça veya kirlendikçe üzerine yenisi konulur.
Kümesin büyüklüğünün içeride barındıracağınız güvercin sayısı ile doğru orantılı olmasına dikkat edilmelidir. Güvercin sayısının yüksek olduğu nispeten küçük kümesler, hastalıklardan tutun da dölsüz yumurtaya kadar birçok sorunun ana nedenidir. Ülkemiz yetiştiricisi bu konuyu da yeterince dikkate almamaktadır. Güvercin literatüründe verimli kümeslerde 1 m3’e bir çift güvercin düşmesi gerektiği bildirilmektedir. Elbette ki bu standart bir çiftten yıl boyunca elde edilecek yavru sayısını dikkate almaktadır.
Mümkünse kümesin birkaç bölmeye ayrılmasının bazı noktalarda büyük yararı vardır. Örneğin, salgın hastalıklarda, bir bölmedeki kuşlar hastalanınca, yeterli titizlik gösterilirse diğer bölmedekilerin hastalanmaları önlenebilir. Bunun yanısıra yeme düştükten sonra yavruların anaçlardan ayrılması daha iyi gelişmelerini sağlamaktadır. Ayrıca kışın eşlerin ayrılması gerekmektedir. Bu takdirde de birden fazla bölmeye gereksinim vardır.
Anaçların bulunduğu bölmede her çift için bir yuvalık ve en az güvercin sayısı kadar tünek bulunmalıdır. Yuvalıkların yeterince büyük olması gerekir. İdeal yuvalık büyüklüğü 70 cm x 40 cm x 40 cm olmasına rağmen yer durumuna göre yuvalıkların boyutları ile oynanabilir. Ancak 50 cm x 35 cm x 35 cm boyutlarından daha küçük yuvalıklar önerilmemektedir. Yuvalıkların tamamen kapatılabilmesi gereksiz olarak pisletilmelerini önlerken, diğer yandan istediğiniz kuşa istediğiniz yuvalığa alıştırma kolaylığı da sağlar. Hatta bu yuvalıkların yarıdan kapatılabilmesi eşleştirmede de kolaylık getirir. Erkek güvercin yuvaya alıştırıldıktan sonra eş olarak verilecek dişi yuvalığa kapatılır. Erkek güvercin yuvalıktaki kapatılmayan bölmeye girip çıkabilir. Böylece erkeğin dişi kuşu dövmesi önlenir ve eşleşme çok çabuk gerçekleşir.
Her bölmede güvercin sayısından fazla sayıda bireysel tünek bulunmalıdır. Tüneklerde hayvanların birbirlerini kirletmemelerine dikkat edilmelidir. Bu amaçla çatı şeklinde bireysel tünekler kullanılabileceği gibi diğer pratik bir tünek şekli kümesin bir duvarının 7 cm genişliğinde tahta ile her kuş için 30 cm aralıklarla bölünmüş bir çerçevedir.
,Hazırlayan: Doç. Dr. Türker Savaş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder