Güvercin ve Güvercinci

30 Temmuz 2007 Pazartesi

Güvercinlerde Görülen Pire Türleri - Güvercin Piresi

GÜVERCİNLERDE GÖRÜLEN PİRE TÜRLERİ
1 ) Ceratophyllus gallinae : Kuş piresi ya da tavuk piresi adı ile bilinen bu pire, kuşlara özgüdür. Kan emerek yaşar. Vücutları uzuncadır. Erginlerin yanaklarında tarak bulunmaz. Renkleri normal pireye göre biraz daha koyudur. Güvercinlerin yanı sıra birçok yabani kuş da görülürler.

2 ) Ceratophyllus columbae : Güvercin piresi olarak adlandırılan bu pireye daha çok güvercinlerde rastlanır. Vücutları uzuncadır. Erginlerin yanaklarında tarak bulunmaz. Renkleri normal pireye göre biraz daha koyudur.

Güvercinlerde pire çok yaygın değildir. Ya da farklı bir söyleyişle bit ve atsineğine oranla daha az görülür. Pire de çoğu asalak gibi hastalık taşıyıcıdır. Bir canlıdan diğerine geçerek yaşadıklarından bir çok hastalığı da beraberinde bulaştırabilirler. Güvercinlerde, Pox, Pramyxovirosis, Salmonella, Trichomonas gibi hastalıkların bulaşmasında pire bir etken olabilir. Özellikle Salmonella hastalığını bulaştırdığı bilinmektedir. Pire güvercinin kanını emerek onu fena halde rahatsız eder. Üzerinde pire bulunan kuşlar zaman içinde kan kaybı ve oluşan aşırı stres sonucu halsiz ve güçsüz düşebilirler. Bu durum ortaya çıkmak için fırsat kollayan çeşitli hastalıklar için ideal bir ortam yaratır.

ÜREMESİ
Dişi pirenin yumurta geliştirebilmesi için mutlaka kan emmesi gerekmektedir. Normal olarak pireler kan emdikten birkaç gün sonra yumurta bırakırlar. Bırakılan yumurta sayısı pirenin türüne göre değişiklik gösterir. Kuşlarda ve güvercinlerde görülen pire türlerinde bırakılan yumurta sayısı 20 kadardır. Ancak kan emmeye devam ettikleri sürede yumurta bırakma işlemi de devam eder. Böylece yumurta bırakma süresi 3 aya kadar çıkabilir.
Yarım milimetre büyüklüğünde olan yumurtalar beyaz renklidir ve gözle görülebilir. Yumurtalar daha çok üzerinde yaşadıkları canlının yuvasına veya üzerine bırakılabilir. Bırakılan yumurtalardan 5 gün kadar sonra kurtçuk şeklinde lavralar çıkar. Lavralar bırakıldıkları yerde bulunan kıl, tüy,deri gibi organik maddeler ile beslenirler. İki defa deri değiştirdikten sonra olgunlaşan lavralar, salgılandıktan sonra sertleşen tükürükleri ile kendilerine bir koza örerler. Üçüncü deri değiştiriminden sonra lavra bu koza içinde bir pup halini alır. Bu puptan ergin yavruların çıkması 8 – 14 gün arasında olur. Bununla birlikte kozadan çıkma süresi çevre koşullarına bağlı olarak birkaç ay hatta bir seneye kadar gecikebilir.
Erginleşerek kozadan çıkan yavrular kısa bir süre içinde çiftleşmeye hazır hale gelirler. Çiftleşme sonrası pireler hemen konukçularını aramaya başlarlar. Koku, sıcaklık ve özellikle de titreşimleri alan duyu organları sayesinde konukçularını bulmakta zorlanmazlar.

Güvercinlerde Görülen Bit Türleri - Güvercin Bitiİ


GÜVERCİNLERDE GÖRÜLEN BİT TÜRLERİ
GÜVERCİN BİTİ
Mallophaga adı verilen ısırıcı bitler takımının Menoponidae ve Philopteridae familyasına bağlı bazı bit türleri güvercinlerde de asalak olarak bulunurlar. Güvercinler üzerinde bulunan tüm bit çeşitlerini ben bu yazı kapsamında kabaca “güvercin biti” olarak adlandıracağım.
Burada önemle belirtmek istediğim bir nokta, güvercinler üzerinde bulunan bit türlerinin hiç birinin insana bulaşmayacağıdır. 3500 kadar çeşidi bulunan bit, üzerinde yaşadığı canlıya göre özelleşmiş bir yapı gösterir. Hatta aynı canlı üzerinde canlının farklı bölgelerine özelleşmiş bit türleri de bulunmaktadır. Dolayısıyla güvercin üzerinde yaşayan bir bit çeşidini insanın üzerine taşırsanız bu bit insanın üzerinde yaşayamaz ve ölür. Çünkü güvercin bitlerinin tümü tüy ve telek yiyebilecek bir çene yapısına sahiptirler. İnsanda görülen bit türleri sadece kan emerek yaşayabilen Anoplura takımına ait alt türlerdir.
Kuşların çoğunda vücudun değişik bölgelerinde yaşamaya uyum sağlamış en az 4 ya da 5 tür bit aynı anda asalak olarak yaşamını sürdürebilir. Güvercinler üzerinde yaşadığı saptanmış bit türleri şunlardır.

GÜVERCİNLERDE GÖRÜLEN BİT TÜRLERİ
1 ) Menopon gallinae : Menoponidae ailesindendir. Antenleri 4 parçalı ve uzundur. Gövde iki parçalı bir görünümdedir. Ayak uçlarında bir çift tırnak taşır. Tavuk biti ya da kırmızı bit adı ile bilinen bu bit türü, daha çok tavukların üzerinde bulunmaktadır. Sarımsı bir rengi vardır. Üzerinde kırmızı benekler bulunduğu için “kırmızı bit” adı ile de anılır. Bu bit türü tavukların yanı sıra nadiren güvercinler ve kanaryalar üzerinde de görülmektedir. Tüy ve telek yiyerek yaşar.

2 ) Goniocetes piageti : Philopteridae ailesindendir. Antenleri 5 parçalıdır. Ayak uçlarında bir çift tırnak taşırlar. Tüy ve telek yiyerek yaşarlar. Evcil ve yabani kuşlarla birlikte yoğun olarak güvercinlerde de bulunurlar. Rengi sarı, kahverengi tonlarındadır.

3 ) Goniocetes compar : Philopteridae ailesindendir. Antenleri 5 parçalıdır. Ayak uçlarında bir çift tırnak taşırlar. Tüy ve telek yiyerek yaşarlar. Evcil ve yabani kuşlarla birlikte yoğun olarak güvercinlerde de bulunurlar. Rengi sarı, kahverengi tonlarındadır.

4 ) Columbicola columbae : Philopteridae ailesindendir. Antenleri 5 parçalıdır. Ayak uçlarında bir çift tırnak taşırlar. Tüy ve telek yiyerek yaşarlar. Evcil ve yabani kuşlarla birlikte yoğun olarak güvercinlerde de bulunurlar. Rengi sarı, kahverengi tonlarındadır. Diğer güvercin bitlerine göre daha uzunumsu bir yapısı vardır.

Güvercinlerde görülen bu bit türleri daha çok mevsimlik bir şekilde ortaya çıkarlar. Kış aylarında güvercinler üzerinde nadiren bite rastlanır. Ancak havaların ısınması ile birlikte aniden bütün kuşlarımıza yayıldıklarını görüp şaşırabiliriz. Güvercin bitlerinin üremesi için yaz mevsimi ideal koşulları sağlar. Tüy değişim dönemleri ise bitlenmenin en yaygın dönemlerini oluşturur. Bu dönemler bit açısından bol besin vardır. Uzun süre üzerinde bit barındırmış güvercinlerin özellikle kuyruk ve kanat teleklerinde bitlerin yemesi sonucu oluşmuş delikler ve belirgin zedelenmeler gözlenebilir.
Bit üzerinde yaşadığı güvercini hemen hemen hiç değiştirmez. Hatta güvercinin bir nedenle ölmesi halinde üzerinde yaşayan bitlerde sonradan ölürler. Ancak güvercinler arası kavgalar, çiftleşme, ortak beslenme ve sürtünme gibi yakın temas durumlarında bit diğer kuşa geçebilir. Aslında salmamızda bir kuş bitlendiyse ve biz onu hemen tespit edip ayırarak tedavi yoluna gitmemişsek büyük bir ihtimalle bit, salmamızdaki tüm kuşlara kısa zamanda yayılacaktır.


ÜREMESİ
Kuşlarda görülen bit çeşitlerinin hepsi, yumurtadan erişkin hale gelinceye kadar olan tüm yaşam evrelerini asalak olarak yaşadığı kuşun üzerinde geçirir. Erkek bite göre biraz daha büyük olan dişi bit, sirke adı verilen yumurtalarını tek tek yada topaklar halinde üzerinde yaşadığı kuşun tüyleri üzerine yapıştırır. Oval yapıda olan yumurtaların bırakılma yerleri türlere göre farklı olabilir. Bırakılan yumurta sayısı oldukça fazladır. Tek bir dişi bit bir seferde 20 kadar yumurta bırakır. Yumurtaların döllenmeden canlı kalma süreleri birkaç gün kadardır. Koşullar elverişli ise üreme hızı çok yüksektir. Yumurtalar ( sirke ) bir- iki hafta içinde çatlar ve bazı evrelerden geçerek erişkin biçime ulaşır. Yumurtaların erişkin biçime gelme süresi ortama, çevre sıcaklığına ve bit türüne bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu süre ortalama, 30– 45 gün arasındadır.
Kuşlarda son derece yaygın olarak görülen bitlenme genellikle kuşa ölümcül bir zarar vermez. Ancak bitlenme aşırı boyutlara ulaştığında kuşlar bu asalaklardan çok rahatsız olurlar ve sürekli kaşınmaya başlarlar. Gagaları ile kendilerini temizlemeye uğraşırlar ancak bitlerle baş edemezler ve strese girerler. Bu temizlenme sırasında gagaları ile kendilerine ufak yaralar açabilirler. Bu yaralar çeşitli hastalıkların bulaşmasına ortam hazırlar. Ayrıca oluşan stres, kuşun güç kaybetmesine ve gene bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlar. Bit, bir kez bir kuşumuzda görüldüğünde salmamızda bulunan diğer kuşlarımıza da hızla bulaşabilir. Bu aynı zamanda bazı hastalıkların sağlam diğer kuşlara bulaştırılma riskini de artırmaktadır. Güvercinlerde görülen bitler, kuşlarda kilo kaybına neden olarak da hastalık riskini artırıcı etki yapmaktadırlar.

24 Temmuz 2007 Salı

Gay ( eşcinsel ) güvercin olur mu?

Forum sayfası http://forum.guvercin.web.tr/viewtopic.php?p=9779 adresinden derlenmiştir. Açıklamaların devamını http://forum.guvercin.web.tr sitesinden takip etmenizi tavsiye ederim.

Arkadaşlar kümesimde aynı dönem yavrusu biri posta diğeri mardin iki erkek güvercin var. Bunlar yeni kızmalıktan çıktı ve tambir erkek gibi dişilere ötüyorlar ancak bu hayvanlar eş kaptı yan yana geldiklerinde normal bir çift gibi sevişiyorlar hatta binişiyorlar. Ancak bir dişi güvercin gördüklerinde azgın bir şekilde kur yapıyorlar.
Kuşların ikisininde erkek olduğu kesin.
Neyapmalıyım?
_________________
ABDULLAH ÖZDEMİR.

Selamlar,
Bende kışın ayırdığım kuşlarımı baharda tekrar eş yapmakta geciktiğim zaman aynı sorunu gözledim. Hayvancağızların fıtratı bozuluyor. İnsan eli düzeni alt üst edebiliyor.

Saygılar..
_________________
Merhabalar

Bende aynı sorunu bir kuşta yaşamıştım, kuşu elden çıkarınca sorun bitti, bir daha yaşamadım.
Kışın ayırmayıp boşa yatırmam da (yumurtaları atıp, plastik yumurta koyuyorum, bu kış hiç yavru almadım)belki bu sorunun oluşmasına engel oluyor diye düşünüyorum.

Genelde kışın erkek dişi ayırımı olduğu zaman daha çok oluyor diye bende duymuştum.

Sevgiler, saygılar.
_________________

selamun aleyküm apo bey.erkek kuşların ikisinide ayrı ayrı dişilerle eşleştir.eger dişilerle eşleştikten sonrada birbirlerini ararlarsa yapacak birşey yok.kolay gelsin

herkese merhaba. bendeki bir çift erkek kuş tüm çabalarıma rağmen ayrılmadı. çok komik bir manzaraydı. biri diğerini ensede kovalıyo, kovalanan köşeye sıkışınca o diğerini kovalamaya başlıyo, o sıkışınca diğeri. Laughing denemek için altlarına yumurta koydum yavruyu çıkardılar ve inanılmaz güzel baktılar ama uyuz oldum onlara ve iki kuşu da ayrı kişilere hediye ettim.
_________________
Merhaba,

Kümesinizde sayı fazlalaştıkça ve dişi-erkek dengesi bozuldukça bu türlü olaylar kaçınılmaz hale gelebiliyor. Bende de dişi fazlalığından bu türlü durum olmuştu. Kızışgınlık nedeniyle dişiler yuva kızıştırıp duruyorlardı. Her dişi yumurtladığından yuvalıkta 4 tane dölsüz yumurta oluyordu. Erkek sayısı ayarlanınca durum normale dönüyor neyse ki.

Benim ise en çok canımı sıkan durum; yavrusu olan veya dişisi yumurta basan bazı erkeklerin gidip yuvasında ana-babasını bekleyen küçücük yavrulara bulaşmasıdır. Asla kümesimde olmasını istemediğim bir durum bu. Bu durum kümesin kalabalığından falan kaynaklanmıyor. Böyle erkeklerin bence soysuzluğundan ileri gelen bir durum bu. Böyle güvercinlerin de kümesten derhal uzaklaştırılmaları gerekiyor. Ne kadar orijinal, ne kadar hünerli olursa olsun bence kesip te yenilebilecek tek güvercin bu türlü olanlarıdır.

Niyazi Ertürk
_________________
Arkadaşlar bana kızmayın ama bişeyi itiraf etmem gerek;
Erkekleri ayırıp iki dişiye ayrı ayrı eş vurdum, kaptılar ancak mardin ırkı güvercin tekrar eski erkek eşine sulanmaya başladı, posta düzeldi bi sorun yok erkeklerle işi olmuyo artık eşiyle çok mutlu.
Ama mardin bu iki çifte huzur vermeyince bende sinirlendim ve kesip arkadaşlara yedirdim.
Dorumu yaptım yanlışmı bilmem.
_________________
ABDULLAH ÖZDEMİR.
_________________
Aleyküm selam...
öncelikle başlığa deyinmek istiyorum...
Ben şahsen yaşadığım için bildiğimi düşünüyorum.
erkek diğe bildiğim kuş dişinin altına yatıyor,daha sonra dişi erkeğin altına yatıyor..bu böyle sırayla olurdu hangisi dişi hangisi erkek hiç anlamadım en sonunda birine verdim.Yani bana göre Homo kuşlarda oluyo Rolling Eyes
_________________


MrFelix bir kuşun erkekmi dişimi olduğu hangisinin alta yattığından anlaşılmaz, her ikiside sırayla alta yatıp çifleşiyorsa bu durum eşlerin sadakatini gösterir. Benim gözlemlerimde uzun süre eş kalan kuşlarda budurum sıklıkla oldu.
Dişi kuş erkeğe göre daha kalıpsızdır, boynu incedir, erkek güvercin ise dişisinin etrafında ve kendi etrafında dönerek kur çeker, dişi böyle kur yapmaz.
_________________
ABDULLAH ÖZDEMİR.


Bakış açın için tşk.
tam olarak,dişi kuşun erkeğin üstüne çıkıp eş almasının normal olduğunu ve bunun eşler arası sadakattan olduğunu mu söylüyorsun?
_________________

Selamlar,

Su anlattiginiz turden yavrulara sulanan kuslar benim kumesimde bir kac kez karsilastim ve bu tur kuslarda belki bana denk gelenler oyle idi ancak bu kuslar yuzde seksen renkleri bozuk kuslarda vardi boyle bir ozellik yani bir siyah ile kirmizidan gelmis burada pal deniyor yani kirli kahverengi gibi veya acik gumusi dolapci erkekler yapiyor bu tur durumlari bu yuzden bu tur renge sahip kuslari gorunce ilk aklima bu olaylar geliyor.Aklima gelmisken yazayim gecen ay Engin bey Sydney deki yetistiricileri ziyaretinde seyrettigi bir dolapci erkegi denemem icin bana getirip hediye etti ancak bu kusun rengi gumusi acik kizil gibi birsey bu kusu ilk gordugumde aklima ilk daha onceki diger kuslar geldi ve kendi kendime bir raslantidir dedim ancak ne zaman kumese koydum bu kusta ayni olayi yapiyor gidiyor yavrulari durtuyor eslesmeye calisiyor suan eslestirdim ve ayri bir bolmede duruyor sizce boyle bir durumun renk genetigi ile bir ilgisi olabilirmi?
_________________
Merhabalar.
Normalmi anormalmi bilmem ancak kendi kümesimdeki yıllık eş kuşlarda bu olaya sıklıkla rastlıyorum.
Bir senedir aynen devam edenler var ancak erkekte bi sorun yok süper yavru alıyorum.
_________________
ABDULLAH ÖZDEMİR.

merhabalar,kısın eslerın ayrı tutulmasında (dulluk sıstemı),guvercınlerın asırı beslenmesı ve kızısmaları sonucunda bırde kumesler bırbırıne yakın ıse ve ayrı kumeslerde öten kuslar bırbırlerını duyarsa erken ese gelıp kumes ıcınde gerek erkekler gerekse dısıler hemcınslerıyle eslenebılıyor.bu konuda genetık olmasını ayrı tutarsak ,bızım yaptıgımız bazı yanlıs uygulamalar da (mevsımıne gore beslenmemek ve kumes ıcınde erkek dısı sayısındakı dengesızlık vb) bastırılmıs duyguları(!) Smile ortaya cıkartabılıyor.selamlar.
_________________
selcuk
_________________

Selamlar dulluk sisteminde özellikle dişilerde kendi aralarında eşleşmeler ve boş yumurta yapmalar görülebilir.Bunu önlemenin çeşitli yolları vardır.
1-Dişiler mümkün olduğunca hafif beslenir ve ağır kümes uçumu yaptırlır.
2-Dişiler arada sırada erkelerinin yanına verilir ve eşleşmeleri sağlanır
3-Kümesler mümkün olduğunca karanlık tutulur
4-Dişiler kümeste serbet bırakılmaz ve her yuvaya bir dişi kapatılır.
bu önlemler artar gider mesela Ekmel kardeşimizn yaptığı bir çekimde belçikalı bir yarış olan louis van der wielen dişilerin kümesine bekar tünkleri koymuş bunun dışında dişilerin yanyana gelebileceği her hangi bir yer yok.Yana yana gelip eşleşmeleri için yere inmesi gerekir bunuda yere bir adet ispenç ırkı horoz koymak suretiyle çözmüş ve horoz nedeniyle kuşlar yerede inemiyor.Sadece yem saatinde horoz kümesten alınıp dişilerin yere inmasi sağlanıyor.Yine izlediğim bir cd 'de hollandalı ünlü şampiyon kees basua dişi kümeslerinin tabanını birbirini kesen ve iç içe geçen tabana konmaya müsait olmayan ızgara seriyor.ızgaralar kümesin yan duvarlarından yere doğru içi içe geçecek biçimde olduğu için düz bir satıh oluşturmuyor ve kuşların tüneklerden başka bir yere konmasına imkan tanımıyor.Bunun resmini bulursam sizinle paylaşırım.Zira yazıyla izah edilemiyor.Bir başka yöntem ise tabana çok sık aralıklarla uzunlamasına yerden 4-5 cm yükseklikte ipler serilir.Kuşlar bu iplere bastığında rahat yürüyemediği için tabana inmez.Yöntemler değişsede amaç bellidir dişilerin kendi arasında eşleşmesini önlemek.

Saygılar
Rahmi Bozkır

Slm arkadaşlar ben kuşların ayrılmamasından yanayım; yani kışın eşlerin ayrılmasından bahsediyorum. Bu hayvanların doğasını bozuyor. Dişiler dişilerle erkekler erkeklerle eşleşiyor ve buda insan elinin değmesi ile meydana geliyor. Ben eşlerin kış döneminde ayrılmasına şiddetle karşıyım.
Nedeni ne olursa olsun eşler ayrılmamalı.
Ben kış veye yaz döneminde eşlerin ayrılmasını kısırlaştırmayla denk görüyorum.
Benim görüşüm bu.
Saygılar.
_________________
Merhaba,

Üretim bölümünde ''Güvercinlere Doğum Kontrolu" diye bir sayfa açmıştım. Söz konusu sayfada "güvercin hapı" ile Avrupa'da çoğalan yabani şehir güvercinlerinin nüfusunu kontrol altına alındığını bildirmiş ve bu hapın evcil güvercinlerde kullanılmasının nasıl karşılanacağını üyelere sormuştum.
İlacın hiçbir yan etkisinin bulunmadığı, bunun klinik deneylerle kanıtlandığını, erkek güvercinde libido, dişi güvercinde ise boş yumurtaya neden olduğu açıkça belirtilip, bu uygulamanın Avrupa'da bulunan tüm Hayvan Koruma Dernekleri tarafından desteklendiği belirtilmektedir.

Ahmed Ali bey'in görüşüne katılıyorum. Ayırma yöntemiyle doğanın dengesini kendi ellerimizle bozuyoruz kanaatindeyim. Eşleri ayırıp, üstelik birbirlerini görecek şekilde kapalı tutulmasını ve sonra da fıtratlarını bozup yanlış eşleşmelere sebep olunmasını ben de etik bulmuyorum.

www.taubenpille.de

Ufuk Alagöz
_________________
Ya kusurumu bağışlayın, konunun başlarında bahsedildiği için sorucam. Güvercinler gerçekten de yeniliyor mu, çünkü ben yeniilmiyorlar diye biliyorum.. Merağımı bağışlayın.... Sevgilerle...
_________________
Arkadaşlar yazılanlar açık salmalarda sürekli olan şeylerdir. Asıl bu işin ustaları filo kuşlarıdır. Ama onlarda da dolaba kapatılarak besleniyorsa canahcılık olarak tabir edilen bu hatalar görülmemektedir. Kuşlar yavruluklarından itinaren dolapta beslenirse bu hataların olmayacağından emin olabilirsiniz.
Benim de daha değişik bir gözlemim oldu benim beslediğim kuşlardan çıkan dişi yavruların büyük bir bölümü erkek özellikleri sergiliyor. Bir kuşa eş oluyor ve en az 1-1,5 yaşına kadar erkek bir kuş ne yaparsa onu yapıyor. En son iki yavru almıştım çelimsiz olan kuş bahsettiğim kuşların yavrusu kocaman erkek yavruya eş olmuş ellemedim çünkü dişi olduğunu tahmin ediyordum ama bu kuş erkek kuşu kendisi dişi olmasına rağmen tahritleyip kovalıyor. Kocaman kuş yem yiyemiyor. Bu kuşun annesi ve bazı akrabaları bu şekilde davranış sergiliyorlar. Arkadaşlardan böyle bir olaya şahit olan var mı? Yalnız bu kuşlar dişi dişiye katiyen eş olmuyor.

2 hafta önce bir arkadaşım Tarsus'tan bir çift şami getirdiğini söyledi benimde gelip kuşlarını görmemi istedi neyse gittim dama önce bak bu erkek dedi dolaptan dama attı erkek cok güzel bir şami sonra bir şami daha attı oda bayagı güzel bir erkek ee dişi dedim ? işte bu dedi Smile Erkek kuş erkeğe eş olmuş benim başıma gelmedi ama bu olaya sahit oldum cok sasirdim.. Çülükler birbirinin üstüne cikabiliyor kızma döneminde Murat bildigim kadarı ile sen Adana yerlisi besliyorsun bu Adana yerlilerinde cok olan bir olay ama sana tavsiyem şudur kardeşim çülük kuşu söküp terbiyesini verdikten sonra kızmasını bekle ama hemen meyil verdiği kuşun önüne atma atıyorum çülüğün kızgınlaştıgını görüyorsun damda geriliyor vs vs.. hemen çift edim sevdasına kapılmamamız gerekiyor kızgınlaşmaya başladıktan en az 1 ay sonra çift edersen daha iyi verim alacağın ve erkekmi dişimi olduğundan emin olacağın kanısındayım..

_________________

güvercinlerde aynı anne babadan yumurta kardeşlerinin eşleştirilmesi




Aşağıdaki fikir alışverişini http://forum.guvercin.web.tr/viewtopic.php?p=9779 adresinden aldım, çok faydalı bulduğum için güvercin sitemize aldım. Forum sayfasını http://forum.guvercin.web.tr/viewtopic.php?p=9779 'den takip etmenizi tavsiye ederim.
selam arkadaşlar; kendimce ii saydığım aynı anne babadan bir çift göküm var bunları birbirleri ile ya da anne babaları ile eşleştirip yavru almak istiyorum. bu konuda deneyimi olan veya yardımcı olabilecek arkadaşların görüşlerini öğrenmek istiyorum. [/b]
_________________
Levent GÖNEÇ
: 22 Jan 2006 3:55 :
kuşların özelliklerini ve istediğin özelliklerin ne olduğunu yazarsan sana yardımcı olabilirim her kuş iyidir ama hangi vasıflara sahip olduğu onun kalitesini gösterir istenilen özellik uzun zamanda sabır,akıl ve birazda şansın yardımıyla çıkarılabilir...
: 22 Jan 2006 9:21 :
derin bey teşekkür ederim. benim merak ettiğim şu, aynı anne babadan olan kardeşlerin eleştirilmesi ile elde edilen yavruların kalitesi ne olur. oyunlarında kardeş olmalarından dolayı bir bozulma olabilirmi veya yavrularda bir sakatlık meydana getirirmi böyle bir eşleştirme.kuşlarımın özelliklerini sormuşsun; her ikiside yarım metreye girebilen ortalama 10- 15 metre fişeği olan kuşlar. erkeğin görev sayısı güzel 1 saat içinde ortalama 15 görev yapıyor dişi ise 5 saat uçuyor fakat erkek kadar görev yapmıyor.fakat ineceği zaman görev sayısı çok fazla oluyor. bunlar aynı yumurta kardeşleri ama oyunları çok farklı.dişisi havada zig zag çizerek kapanarak hedefe geliyor, erkekse uzun veya kısa mesafeden farketmiyor tek hamlede kapanarak görev yapıyor.ikisininde görevden sonra gezme özelliği var.erkek araları fazla uzatmıyor.yapışma taklasız inme diye bir şey yok. dişisi zaten inemiyor dışarıda kalıyor çoğu zaman. nedersiniz böyle kuşları birbirine vurarak yavru almam doğru olurmu.kuşlarım teleklerini atmış kuşlardır.fakat daha yavruya kusmadılar.
_________________
Levent GÖNEÇ
22 Jan 2006 23:39 :
Capraz yöntemle devam etmenizi tavsiye ederim ben, her cikan yavrulari birbirine vurarak soy takibi yapilamaz zaten. Ama yavrulari ebeveynlerle ciftlestirirseniz ve de iyi bir sabir gösterirseniz güzel bir soy takibi yapabilirsiniz.

23 Jan 2006 19:03 :
Yumurta kardesleri elbetteki birbirleriyle eslestirilebilir. Ama soy takibi yapilacaksa her yumurta kardesini birbiriyle eslestirerek soy takibi yapilamaz. Bu sekilde dedeyle torunun bir kan bagi bulumamaktadir.

23 Jan 2006 19:16 :
Söyle bir yol da cizilebilir. Farkli veya ayni soy, ama iyi damar olan anne ve babadan alinan yumurta kardesleri birbirleriyle es edilir. Genetik bir bozukluk olmadigi takdirde, cikan yavrular yine birbirleriyle es edilir. Bunlardan alinacak yavrularda dede ve ninesiyle es edilir. Dede ve nineyle ciftlesen yavrularla sabir ve özveri isteyen bir soy takibi baslatilmis olur. Yalniz tavsiyem soy takibi yapacagim diye cikan yavrulari ucurmadan seyretmeden damizliga cekmeyiniz.

23 Jan 2006 21:59 :
verdiğiniz biligilerden yola çıkarsak kuşlarınızın ikiside kalite sayılabilir eksikleri yok değil erkeğin uçuş saati az dişinin fazla ideali 2/4 saattir bol seferli kuşlarda 2 saat az seferlilerde 4 saattir kendilerine göre farklı özellikler gösterir bu kuşlar şimdi sizin kuşlarınız aynı anne babadan çıkmasına rağmen çok farklı özellikler göstermişler anlaşılan o ki anne babaları farklı kan kuşlar erkeğin özellikleri dişiden biraz daha iyi benim önerim erkek kanına dönmeniz olur aynı kardeşleri birbirine vurarak yapılan eşlemeler sonucunda ırkta ancak seleksiyon yapabilirsiniz ve ilerlemeniz bu kuşların içinde taşıdıkları özellikleri en iyi şekilde ortaya çıkarmak olur fakat hiç olmayan bir özelliği çıkarma imkanınız yok bunun için farklı kan kuşları girip çıkarak özellik katabilirsiniz eğer ben bu kuşların özelliklerini seviyorum bunları çoğaltmak istiyorum diyorsanız aynı kardeşleri (alt üst devre) çaprazlayarak yola devam etmenizi öneririm ama enin de sonunda kuş girmeniz gerekir zira sakat,yozlaşmış kuşlar bu şekilde uzun süre üretimler sonucunda ortaya çıkıyor ancak soy içi seleksiyonda istenilen bazı özellikler baskın hale gelebiliyor yani siz her iki metoduda kullanarak kuşlarınızı istenilen seviyeye çekebilirsiniz anlatılan metodların bilimsel olarak kullanılanları piyasada mevcut biraz araştırırsanız bunlarıda bulacağınıza eminim ama genel çerçeve bundan ibarettir saygılarımla....





23 Temmuz 2007 Pazartesi

Ala Güvercinler

Şekeri Ala Güvercin Erkek
Miski Ala Basık Tepe Güvercin Yavru

Ala Güvercinler
Kuşlar akbaş olarak adlandirilan performans güvercinleridir. Yurdumuzda güvercin besleyicileri tarafından pek tanınmazlar. Başlıkta olduğu gibi "ala güvercin" deniliyor. .kuşların temel özellikleri tepeli oluşu ve kanatlarının sagdan ve soldan 8 veya 10 arasi beyaz olmaları aynı zamanda kuyruk bembeyaz olması makbüldür..

21 Temmuz 2007 Cumartesi

Güvercinler Dünyası,Güvercin Irkları,Güvercinler,Güvercin Hastalıkları,Güvercin Vitaminleri,Satılık Güvercinler,Güvercin İlaçları,Güvercin

Güvercinler Dünyası,Güvercin Irkları,Güvercinler,Güvercin Hastalıkları,Güvercin Vitaminleri,Satılık Güvercinler,Güvercin İlaçları,Güvercin: "Pasteurelosis ( Pasteurella )

GENEL BİLGİLER

Kolera adı ile bilinen bu hastalık, insanın yanı sıra kedi , köpek, tavşan gibi evcil hayvanlarda ve at, eşek, inek keçi gibi çeşitli hayvanda da gözlenmektedir. Hastalığa neden olan Pasteurella bakterisinin bir çok çeşidi bulunmaktadır. Bu bakteri ilk kez 1880 yılında Fransız bilim adamı Louis Pasteur tarafından bulunmuş ve ayrı bir hastalık olarak tanımlanmıştır. Güvercinlerde hastalığa neden olan mikrop, bu bakterinin Pasteurella multocida adı verilen bir türüdür. Güvercin kolerası olarak adlandırabileceğimiz bu hastalık, hayvanlardan insana bulaşabilen bir özelliğe sahiptir. İnsana bulaşma daha çok hastalığı taşıyan evcil hayvanların insanı ısırması ya da tırmalaması gibi olaylar sonucu gerçekleşmektedir. Bu nedenle güvercinden insana bulaşma fazla yaygın değildir. Gene de bu hastalığı taşıyan kuşlara sahipsek dikkatli davranmak gerekmektedir. Hastalık, kanatlı kümes hayvanlarında ve kuşlarda yaygın olarak"

Güvercinlerde Tuz İhtiyacı

Güvercinlerde Tuz İhtiyacı

Dr.JP Stosskopfun haziran 1992 tarihli makalesinin dilimize çevirisidir.Yazar metnin kullanılmasını izne bağlı tutmuş olup metnin çevirisi ve yayını için kendisinden izin alınmıştır.

Tuzun yaşam için vazgeçilemez olduğunu herkez bilir.Sodyum klorür;kan sindirim suları,kas dokusu vesaire gibi organik yapı taşlarından sodyum ve klorun kaynağı olarak organizma için gereklidir ve osmos fenomeniyle vücudun sıvı dengesini sağlar.Bu denge iki etkene bağlıdır:Emilmiş su miktarı (tuzsuz olarak) ve yoğaltılmış tuz miktarı. İdeal olan şekil bir tarafta temiz su kabı iken diğer tarafta da bir tuz tası bulunmasıdır. Birçok yetiştiricinin yaptığı budur.Ancak dikkat,öncelikle gerekli ve yeterli tuzu sağlamamız gereklidir. İlkinde güvercinler tuzu aşırı yiyeceklerdir.O halde ilk tuz verişte çok dikkatle gözetimde bulunmamız gerekmektedir.Her aşırılığın organik ağır etkileri olabilir ki ishal,böbrek yetmezliği hatta emilmiş tuzun 5 gramı geçmesi halinde ki bu bir kahve kaşığı kadardır ölüm hali bile görülebilir.Daha sonraları sadece küçük temiz bir kapta her zaman tuz olduğuna gözkulak olmak yeterli olacaktır.Aksi takdirde herşeye yeniden başlamak gerekebilir.

Birçok yetiştirici kümese tüm taşlardan,mıcırlardan, granit parçalarından koyduklarını söylemekteler. Evet ama bunların hiçbirinin tuz içermediğini biliyorlarmı? Bunu anlamak çok basittir…tadına bakın.Aslında tuzun mevcudiyeti bu ürünleri higroskopik hale getirir yani bunlar havadaki nemi sabitleştirir ve yapışkan,macuni bir hal alırlar.Bu demektir ki yukarıda belirtildiği gibi bir kenara içine kilograma iki kahve kaşığı esasına göre tuz katılmış mıcır konmuş temiz bir kabı bırakmak gerekmektedir.Güvercinlerde tuz eksikliği olursa ne olur? Tel örgüde beslenen kuşlar bir parça tuz elde edebilmek amacıyla daha fazla su içmeye başlar ve buna bağlı olarak su bazlı sürgüne yakalanırlar. Bunun sonucunda da fazla su kaybına bağlı zayıflık,vücud erimesi oluşur.Tüyler yumuşaklığını kaybeder ve dikleşir ve kırılganlaşır,eşleşme yavaşlar, yavru kızmaları fenalaşmaya başlar. Otopsi yapılırsa kaslar ıslak görünür,içten sert ve kurudurlar,kalp küçülmüş ve kurumuştur.Bundan birkaç ay önce ben ve genç veterner arkadaşlar üremenin neredeyse sıfıra düştüğü,yavru kızmalarının satılamaz ,zayıf, mutsuz ,kılıksık hale geldikleri büyük bir güvercin üretim merkezini (3000 güvercinlik) gördük.Yetişkinlerde ard arda gelen haftalık beş altı ölüm.zayıflık,kalp küçülmesi ve kirli bir tüy yapısı.Vitamin ve toniklere rağmen tohumların ve yem çeşitlerinin yararı anormal derecede zayıfdı.Devamlı bakım halindeydiler. Bütün bakteriyolojik ve parazitolojik aramalar titizlikle görülmüştü.Yetiştiriciden bölgedeki diğer bir merkezde de aynı sorunlarla karşılaşıldığını öğrendik.Bu dert bakıcının zemini didikleyen güvercinlerin taze bir hayvan dışkısını gagaladıklarını tesbit ettiği güne kadar haftalarca devam etti…Yani litre başına,içme suyuna 2,3 gün 10 gr. Tuz atmayı deneyin. Herşey 24 saatte değişecektir.Daha sonra 1 kilo mıcır içine 15 gr. tuz karıştırın ve herşey düzene girsin.Unutmayın ki yetiştiricinin gözetiminin yerini hiçbirşey tutamaz.

Hergün dışarıya bırakılan kuşlar için ya da tam olarak bizim posta güvercinleri gibi uçurulan kuşlar için de sorun aynıdır ancak çözüm biraz daha değişiktir.Gerçekten de eksiklerin arzulandığı yetişme dönemi mineral ihtiyaçların da dorukda olduğu zamandır. Bu yüzden güvercinler eksikleri gidermek uğruna her yolu denemeye hazırdır.Pis de olsa herşeyi gagalayacak,özellikle sulu şeylere eğimli olacak, gübreli tarla toprağından yiyeceklerdir. (potasyum klorür gübre % 50 toksik tuz içerir).

Sonuç sulu ishal, morarma ve gübreyle beslenmeden dolayı gençlerin ölümü. Ve amatör tamamen sarsılmış biçimde ” ben mıcır,gaga taşı,granit koydum bilinçli bir şekilde ” dese de bunların tuz içermediğini maalesef unutmuştur. Bu arada % 2 , 3 arası tuz gibi birşey içeren tuz pudraları mevcuttur.Bu şekilde düzenli tuz ihtiyacı sağlanabilir.Ancak aynı kapta mıcır ve kum da olduğu zaman bu pudranın yoğunluğu epeyce artar ve hızla tuz aşırılığına varılır; yavrularda ishal on gün içinde başlar,yuva etrafı cıvık dışkıyla çevrilir ancak hastalıkda olduğu gibi zayıflama yoktur.Çözümü basittir,bu pudra yavru yeme düşene kadar kaldırılır.Dört beş hafta hiçbirşey verilmez ve herşey düzelir.

JP STOSSKOPF

Çeviri:Yahya Kemal Yılmaz


guvercin hastalıkları - Adenovirus

Adenovirus - Güvercin Hastalığı




GENEL BİLGİLER

Young Bird Sickness İngilizce adından esinlenerek “Genç Kuş Hastalığı” olarak adlandırabileceğimiz bu hastalık, güvercinlerde lenf sistemine bulaşan bir virüs tarafından oluşturulmaktadır. Hastalığın ismi buradan gelmektedir. Bu hastalık ve tedavisi hakkında bilinenler fazla değildir. Virüsün vücuda girmesini takiben güvercin, kanında antikorlar üreterek bu hastalıkla baş etmeye çalışır. Üretilen antikorların yeterli olmadığı durumlarda hastalık kendini ortaya koyar. Bu hastalığın önemli bir özelliği, diğer bazı hastalıklara uygun zemin hazırlaması ve özellikle de E. Coli ile birlikte görülme eğiliminde olmasıdır. Trichomonas, Hexamitas ve Fungi kökenli hastalıklarda karşılaşılan güvercin ölümlerinin önemli bir nedeni de adenovirus’dür. Çünkü bu virüs bu hastalıkların tedavisini çok daha güç hale getirmektedir.

BELİRTİLERİ

Kuşlarda karaciğer, üst solunum yolları ve bağırsak mükozası üzerinde etkileri görülmektedir. Buralarda ateş yaratır. Hastalığın karakteristik belirtisi vücut dokularından herhangi birinde anormal büyüme ve tümör benzeri oluşumların meydana gelmesidir. Bu durum özellikle genç yavrularda kendini gösterir. Bunun yanı sıra sık sık kusma ile birlikte sarı–yeşil renkli bir ishal gözlenir. Kuşların uçma isteklerinde bir azalma ve performans düşüklüğü vardır. Özellikle dişi kuşlarda kusarak yavru beslemenin arkasından görülen aşırı kilo kaybı ve güçten düşme durumlarında adenovirus’den şüphelenilebilir. Virüsün vücuda girmesini takiben bütün bu belirtiler, 1 gün gibi kısa bir sürede hepsi birlikte ortaya çıkabilir.

TEŞHİS VE BULAŞMA ŞEKLİ

Hastalığın kesin teşhisi kan analizleri yolu ile olur. Hasta güvercinlerde akıtılan salyalar ve çıkartılan dışkı hastalık mikrobunu taşır. Mikrop taşıyan bu atıkların kuruyup toz haline gelmesi ve bu tozun sağlıklı kuşlar tarafından solunması bulaşma yollarından biridir. Aynı şekilde mikrobun yemlere ve suluklara bulaşması yolu ile de mikrop alınmaktadır. Hastalıktan korunabilmek için genel hijyen ve temizlik koşullarına dikkat edilmesi çok önemlidir.

TEDAVİSİ VE KULLANILABİLECEK İLAÇLAR

Adenovirus için geliştirilmiş etkin bir tedavi yöntemi yoktur. Yapılacak iş, kuşun doğal savunma mekanizmasını harekete geçirmeye çalışmaktır. Vitamin takviyeleri olumlu sonuç verir. Polivitamin forte kullanılabilir. Varsa yan hastalıkların tedavisine çalışılmalıdır. Böylece kuşun güç kazanmasına yardımcı olabiliriz. Yurtdışında bu hastalıkta kuşun direncini artırmak için kullanılan Ecocure adlı bir ilaç bulunmaktadır. Hastalığı tedavi etmemekle birlikte kuşun doğal savunma mekanizmasını harekete geçirerek kuşun direncini yükseltir ve hastalıkla mücadele edebilmesini sağlar. Oropharma ilaç firmasının bir üretimi olup bir litre suya 2 kapsül karıştırılarak kullanılır. Yurdumuzda bu konuda üretilmiş bir ilaç bulunmamaktadır.

GÜVERCİN BAKIMI - GÜVERCİNLERİN MEKANI - Blogcu

GÜVERCİN BAKIMI - GÜVERCİNLERİN MEKANI - Blogcu: "GÜVERCİN BAKIMININ ESASLARI

Sevgili Yetiştiriciler, hepimizin ortak merakı olan güvercin yetiştiriciliğinin, güvercin sağlığı bakımından da temelini oluşturan, olmazsa olmaz şeklinde de değerlendirebileceğimiz ana kuralları vardır. Uygulanması gereken kurallar nelerdir kısaca açıklayarak başlayalım;

1. Mutlaka standartlara uygun kümes veya kümesler.
2. Temizlik ve hijyen
3. Sağlıklı damızlık
4. Finansman
5. Zaman
6. Sportmenlik

1.Kümes ;
Kümes deyince aklımıza gelen konu; güvercinlerimizin rahat edebileceği, sağlık koşullarına uygun ,yaşamları süresince barınabilecekleri güvercin evlerinden söz ediyorum. Kümesleri, bahçe kümesleri ,tavan arası kümesleri ve teras kümesleri olarak sınıflandırabiliriz. Kümeslerimizin cephesini , şayet şeçeneğimiz varsa rüzgarın daha ılık estiği, sabah güneşini ve gün boyu güneş ışınlarını alabilen doğu veya güney doğu yönlerine kurarsak kuşlarımızın güneş ışınlarından azami derecede faydalanmalarını sağlarız. Böylece sabahın erken saatlerinde kümesin içersindeki havan"

GÜVERCİN ALINIRKEN DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR

GÜVERCİN ALINIRKEN DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
Öncelikle dışardan güvercin alırken sağlık açısından dikkat edilmesi gereken temel bazı kuralar olduğunu hatırlatmak istiyorum. Bu kuralları maddeler halinde sıralarsak;

1 ) Kuşun genel görünüşüne bakılmalı ve duruş şekli, hareketleri izlenmelidir. Bir kenara çekilmiş miskin miskin duran kuşlar, tüylerini kabartıp kafasını içeri çekme eğiliminde olanlar. Genel vücut ve tüy renklerinde, tavırlarında canlılık bulunmayan, tembel görünüşlü, düşünceli kuşlar alınmamalıdır. Sürekli tek ayağı üzerinde durma eğiliminde olanlar tercih edilmemelidir.

2 ) Kuşun gözleri dikkatlice izlenmelidir. Göz bebekleri parlak ve canlı olmayan kuşlar, bakışlarında durgunluk olan kuşlar, gözlerini sürekli kapatma eğiliminde olanlar alınmamalıdır. Göz çevresi halkası kızarık ve hafif şiş görünüşlü olanlar, göz çevresinde göz yaşı akıntısından kaynaklanan bulaşıklar bulunanlar hastalıklı kuşlardır.

3 ) Burun delikleri ve gaga üzeri incelenmelidir. Burun deliklerinde tıkanıklık olup olmadığına bakılmalıdır. Burun delikleri tıkalı olan kuşlar genellikle gagalarını açarak soluma eğiliminde olurlar. Burun çevresinde burun akıntısından kaynaklanan izler olup olmadığı kontrol edilmelidir.

4 ) Güvercinlerde ağız içi sağlık açısından çok önemli bir göstergedir. Kuşun gagası açılıp ağzının içine mutlaka bakılmalıdır. Ağız içi eti, dil ve damakların rengi soluk olmamalıdır. Tatlı ve canlı bir rengi bulunmalıdır. Ağız içinde asperglosis, cadidiasis, pox ve trichomonas gibi hastalıklara ait oluşumların bulunmadığından emin olunmalıdır. Ayrıca ağız içinde CRD hastalıklarında görülen balgamımsı bir oluşum bulunmamalıdır.

5 ) Güvercinin göğsünün ortasındaki ana kemik kontrol edilmeli ve kemiğin dışarı doğru fazla çıkıntı yapıp yapmadığına bakılmalıdır. Göğüs kemiği dışarı doğru çıkıntılı olan kuşlar genellikle hastalıklara bağlı kilo kaybı sonucu bu hale gelirler.

6 ) Kuşu elimize aldığımızda ağırlığı kontrol edilmelidir. Fazla hafif ve fazla ağır kuşlara dikkat edilmelidir. Bunlar ya hasta ya da fazla yağlı olabilirler. Kuşun kendi türünün normal ağırlığında olması gerekir.

7 ) Kuşun karın bölgesi parmakla yoklanarak anormal bir şişkinlik olup olmadığına bakılmalıdır. Karın şişkinliği başta bağırsak parazitleri olmak üzere bir çok hastalığın belirtisidir. Kuşun karın bölgesindeki tüyler aralanarak etinin rengine bakılmalıdır. Eti canlı ve tatlı bir pembe tonda olmalıdır. Koyu deri, rengi, belirgin solukluk, eflatunumsu ve maviye yakın renkler hastalık belirtisidir.

8 ) Güvercinin kanat ve ayaklarında bir ur bulunup bulunmadığı gözlenmelidir. Bunun için kanadı ve ayakları iki parmağınızın arasına alıp baştan sona doğru kontrol etmeniz gerekir. Özellikle eklem yerlerinde bir urlaşma olup olmadığına bakılmalıdır. Tabanlarının altı kontrol edilip bir şişlik olup olmadığına bakılmalıdır.

9 ) Özellikle dişi kuşlarda çatı kemiğinin oluşumu parmak yardımı ile kontrol edilmelidir. Çatı kemiklerinde eğrilik ya da kırıklık olan, birinden birinin seviyesi farklı olan kuşların kısır olma olasılıkları fazladır.

10 ) Kuşun dışkısını görebilme imkanınız varsa dışkı kontrol edilmelidir. Normal dışkıya sahip olmayan kuşlar, özellikle çok sulu, yeşil ve köpüklü dışkı hastalık belirtisi olabilir.

GÜVERCİN (Pigeon)

GÜVERCİN (Pigeon)

Columbiformes takımının Columbidae familyasını oluşturan 250 kuş türünün ortak adı

Vücut yapısı:

Yumuşak,pürüzsüz,oldukça ufak ve yuvarlak kafa ,kısa boyun ,dolgun göğüslü tombul vücut,yumuşak derili ve kısa bacaklarla ayaklar vardır.Gagaları oldukça incedir.ve kısmen nazik bir çıkıntı ile örtülüdür.Bu gaga ,ucunda kubbeli ve hafif kancalıdır.Suyu emerek içerler. Göçücü güvercinin uzunluğu erkekte 42,dişide 39 santimdir

Beslenme:

Güvercin ailesinin hemen hemen yiyebileceği her şey bitkiseldir.Tohumlarla,yumrularla,orman yemişleri ile beslenirler.Bol suya ihtiyaçları vardır.

Biolojisi ve morfolojisi:

Columbinae (gerçek güvercin) 30 cins altında toplanan 175 türü içerir.Bazı türleri;Tahtalı ,mavi,arap tekke perçem,Gök ,Kızıl pelenk……… Bir çok çeşidi vardır.Bazıları evlerin bahçelerinde yetiştirilebilir. Erkek güvercinin cilveli ötüşü ve çalımlı bütün aileye öz bir davranıştır.Eşler birbirine çok bağlıdır .Birine bir şey olduğunda diğeri uzun süre birini kabul edemez.Bütün güvercinler lekesiz beyaz veya koyu sarı renkte yumurtalar yumurtlarlar.İyi bilinen türlerin yumurta sayısı 2 ‘dir.Erkekle dişi sırası ile kuluçkaya oturur.Erkek gündüz dişi gece kuluçkaya oturur.Yavrular yumurtadan çıktıktan sorma güvercin sütü ile beslenirler.Bu madde kursakta salgılanır ve ağza püskürtülür.Çoğu güvercinler hızlı ve güçlü uçarlar.Saatte 95-100 km hızla uçanları ender değildir.Böyle bir güvercinin katettiği en uzun yol 1950 km olmuştur.Evcil güvercinler oldukça uzun ömürlüdürler.12 yaşına kadar yaşayanları vardır.

.Ömemli iki türü:

· TAHTALI GÜVERCİN: Columba Palumbus

· KAYA GÜVERCİNİ: Columba Livia Evcil güvercinlerin atasıdır. Kayalık yamaçlarda ve kıyılarda, dağlık bölgelerde bulunur; kaya oyuklarında yuvalanır. Kuyruk sokumunda beyaz leke olması ile Gökçe Güvercin (Columba Oenas )'den ayrılır.( 33 cm)

Kaya güvercini

Dağlarda,kayalık yamaçlarda,kıyılarda

Avı kısıtlı

GÖRME VE DUYMA ÖZELLİKLERİ

Güvercin ve kumrular arasında en büyük olanı olan Tahtalı, orman ve ağaçlık yerlerde yaşar; ağaçlarda yuvalanır. Diğer güvercinler gibi tohumlar ile beslenir (41 cm) Güvercinlerin işitme duyularıyla ilgili olarak yapılan deneyler de ilginç sonuçlar vermiştir. İnsanlardan farklı olarak güvercinler çok düşük frekanslı sesleri duyabilirler. İnsanların duyabildiği en düşük frekans 20Hz'ken güvercinler 0.1Hz'e kadar duyabilir, buna ek olarak ses frekansındaki çok küçük değişimleri de algılayabilirler. Doğada şimşekler, manyetik fırtınalar, yer sarsıntıları, deniz dalgaları, rüzgar akımlarının dağların doruklarından geçerken çıkardıkları sesler gibi düşük frekanslı birçok ses kaynağı vardır. Düşük frekanslı sesler aynı zamanda büyük dalga boyuna da sahip oldukları için (radyo dalgaları gibi) çok uzun mesafeler kat edebilirler, bu yüzden kuşlar yaklaşmakta olan hava durumunu tahmin etmekte ustadırlar ayrıca bu sesler yönlerini bulmalarında da yararlı olabilir. Güvercinler basınç değişimlerine karşı da duyarlıdırlar. İnsanlar ancak 40 metrelik bir yükseklik değişiminin yarattığı basınç farklılığını hissedebilirken kuşlar 10 metrelik bir değişimin yarattığı farklılığı hissedebilir. Bu özellikleri de yine hava durumunu önceden tahmin etmekte yararlı olabileceği gibi gece ve gündüz uçuş yüksekliklerini sabit tutmalarında da yararlı olabilir

BASINCIN ETKİSİ

Güvercinler basınç değişimlerine karşı da duyarlıdırlar.İnsanlar ancak 40 metrelik bir yükseklik değişiminin yarattığı basınç farklılığını hissedebilirken kuşlar 10 metrelik bir değişimin yarattığı farklılığı hissedebilir.Bu özellikleri de yine hava durumunu önceden tahmin etmekte yararlı olabileceği gibi gece ve gündüz uçuş yüksekliklerini sabit tutmalarında da yararlı olabilir

GÜVERCİNLERLE İLGİLİ SON BULUŞ

son yılların belkide en şaşırtıcı buluşu kuşların çok iyi gelişmiş bir manyetik duyuya sahip olduklarının anlaşılmasıdır. Uzun yıllardır güvercinlerin vücutlarına yerleştirilen çubuk mıknatıs veya elektrik bobinlerinin güvercinlerin yönlerini şaşırmasına neden olduğu biliniyordu. 1979 yılında güvercinlerin başlarında manyetik maddeler bulunduğu keşfedildi. Bu maddelerin 1 milmetrenin onbinde biri büyüklüğünde demir içeren kristal parçacıkları olduğu ve 10 ile 100 milyon arasında değişen miktarlarda kuşların kafatası kemiği ile beyin zarlarının arasında bulundukları tespit edildi. Bununla birlikte kuşların jeomanyetik alanı görüp görmedikleri veya manyetik alanı ne tür bir duyu olarak algıladıkları aydınlatılması gereken noktalar olarak kaldı.

4 Temmuz 2007 Çarşamba

beyaz güvercin ile sabuni veya boz güvercin çiftleştirmek

Ben hiç bir zaman boz ve sabuninin kanat renkleri beyaz değilse (açık sütlü kahve) beyazla çiftleştirmem dedim.Kendisi arabla beyazı çiftleştirince yavruların sazlı (kır kanat) olacağını fakat sabuni veya bozun açık kuşlar olduğu için sazlı yavru vermiyceni söyledi.Birde internette bu işin öğrenilemeyeceğini söylüyor.Tecrübelerinizi bekliyorum.teşekkürler.
İnternetten öğrenilirmi öğrenilmezmi tartışılır ancak herkezin çıkaracağı bir doğru vardır muhakkak.

Güvercinlerdeki renklerin birbirine baskın gelenlerine bakarsın tahmin yürütürsün ancak tercübeler vardır gerçektir.

Benimde bir tecrübem var bu konuda .

Beyaz erkek - Boz dişi , yavruları = Küllü,Kırçıllı,Şekeri v.s

Ala erkek - Boz dişi , yavruları = Boz .

Anlıyacağın ne oalcağı belli olmaz . Allah ne dilerse

Merhaba, arkadaşım renk konusunda bilimsel çalışma olmadan; şu renklerden şu renk çıkar tahminlari havada kalır. Çiftleştirdiğimiz kuşların kaç kuşak ötesini biliyoruz? Geçmişte kanına başka bir cins kuşun karışma olasılığı dahi varken insanların beyaz ve araptan sazlı çıkar, boz ve beyazdan llimon çıkar vs. vs. gibi kesin kanılarda bulunmaları doğru değil. Burada bir abimiz beyaz ve arabı eşleştirerek ala(siyah beyaz karışımı) almayı deniyor, ama üç ağız yavru sarı çıktı. Buna ne diyeceksin. Kısacası söylenenlerin hiçbiri kesin ve bilimsel değildir. Deneyip görün de demiyorum. Irk saflığı konusunda gösteremediğimiz dikkati renk konusunda nasıl göstereceğiz bunu da tahmin edemiyorum.

beyaz erkek boz disi bende koyu sinekli boz verdi

ikinci yavrularida boz akkuyruk verdi

kuşların yavrularının renkleri hakkında

arkadaşlar ben daha önce ala yavru almak için beyaz erkekle arap dişi eşledim aladan başka arap beyaz gök külüboz yavrular aldım kırkanatları bile yoktu arap dişinin yerine paçasında beyaz tüyü olan bi arap eşledim yavruları ala aldım yani demek istediğim kuşta bi tane beyaz tüğ varsa yavruları ala olabiliyor beyaz tüğ olmayan araplardan aqla yavru alamassınız